10/17/2012

Stanford prison experiment

Gecenlerde arkadaslarla bir aradayken ,birisi bahsetti bu deneyden.Konusmanin basini yakalayamadim diye,sonra soru soramadim.Ama cok ilginc geldi.Eve gelip,arastirdim,bakin neymis;(yazi blog.milliyet'ten)

Bir deney; Stanford Hapishanesi (üniforma etkisi)

Bir deney; Stanford Hapishanesi (üniforma etkisi)

Stanford Hapishanesi deneyi "denetimsizgüç, güç değildir"  sözünün açık bir şekilde ortaya konulmuş halidir. Sosyal psikolojide daima ilgimi çeken ve sonuçları bakımından tarihe geçmiş olan bu deneyi sizinle paylaşmak istiyorum.
Deneyi uygulayan kişi sosyal psikolojide önemli bir yer edinmiş psikoloji profesörü PhilipZimbardo' dur. Stanford Hapishanesi deneyinde ölçüme tutulmak istenen konu; insanların elineüniformalar ve yahutta GÜÇ ve gücü uygulama yetkisi geçtiği zaman bu yetkinin onlar üzerindeki etkisidir. Nitekim deney beklenenden çok daha fazlasını vermiştir. Zimbardo'nun o dönemde bu deneyi uygulama nedenlerinden biri de normal insanların savaş esnasında asker ve yetkili kişiler haline geldiklerinde  nasıl birer "zalim" e dönüştüklerini incelemekti.
Deney için 1971' de Stanford Üniversitesi'nde bodrum katında hapishane ortamı oluşturulmuştur. Hapishane ortamı kameralarla izlenebilecektir. Zimbardo bu deney için 24 erkek lisans öğrencisi seçmiştir. Deneyde kullanılan deneklere bu deneyin bir hapishane deneyi olduğundan bahsedilmiştir ve deneye katılan denekler deney sonunda yüklü miktarda ücret alacaklardır. Deneyde deneklerin 12 tanesi gardiyan, diğer 12 tanesi suçlu mahkumlar olacaktır. Deney için Zimbardo 2 haftalık bir süreç belirlemiştir. Ancak deney 6 günün sonunda katılanlarda deneyimlenen duygusal travmalara bağlı olarak sonlandırılmıştır. Peki bu kadar kısa sürede sonuçlanmasına neden olacak duygusal travmalar nasıl gerçekleşti ?
Zimbardo deneyin gerçekçiliği yansıtması açısından her türlü olanağı değerlendirmiştir.Deney 9 mahkum ve 9 gardiyanla başlamıştır. Mahkum rolündeki denekler polislerle evlerinden suçlu gibi alınmıştır. Daha sonra suçlu bir mahkum hangi aşamalardan geçerse hepsinden geçmişlerdir. Polis merkezinde hepsinin parmak izleri alınmış, fotoğrafları çekilmiştir ve daha sonra hapishaneye gelen mahkumlar,çırılçıplak soyulmuş, temizlenmiş, mahkum kıyafetleri verilmiştir.
Gardiyanlar ise vardiya ile çalışacaklar ve evlerine gidebileceklerdi. Onlara da gardiyan üniformaları ve cop verilmiştir. Zimbardo gardiyanlarla özel bir görüşme yaparak hapishanede düzeni bozan davranışa kesinlikle izin vermemelerini belirtmiştir. Ancak düzeni nasıl sağlayacakları konusunda kesin bir direktif vermemiştir.Gardiyanlar mahkumlara karşı şiddet kullanmamaları konusunda da bilgilendirilmiştir.
Deneyin gerçekçiliğe uyum sağlaması konusunda yapılan bu çalışmalarda amaç mahkumların suçlu psikolojisine adapte olmalarıdır ;pasif,boyun eğen,emir alan gibi...Aynı zamanda gardiyanların da ellerinde gücü tutan güçlü,emir veren,yöneten psikolojisine girmelerini sağlamaktı. Böylece insanların otorite ve otoriteye itaat konusunda nereye kadar gidebileceklerini görmekti.
Deneyin etkileri daha ilk günden kendini göstermeye başladı. Mahkumlar ve özelliklede gardiyanlar rollerine hemen uyum gösterdiler. Mahkumlar hücrelerine yerleştirildi. Gardiyanlar onlara emir vermeye başladılar. Mahkumlardan emirlere karşı çıkanlar oldu. Gardiyanların otoritesini çok fazla ciddiye almadılar.Gardiyanlar gitgide sertleşmeye başladılar. Düzeni sağlamak gerektiği ve fiziksel ceza kulllanmamaları gerektiği için sözlü olarak mahkumlara oldukça fazla hakaret ettiler. Mahkumlar da onlara hakaret ettikçe bu sefer şiddet içermeyen fiziksel cezalara başvurdular. Tuvaletleri temizlettiler,yoklama alma süreçlerini, fiziksel egzersiz süreçlerini uzattılar.
Deneyin daha 2. gününde mahkumlar isyan çıkarmışlar,elbiselerini çıkarmış, yataklarını kaldırmışlardır.Bunun üzerine gardiyanlar oldukça fazla öfkeye kapılmışlardır.Düzeni sağlamak için yangın söndürücüyü kullanmışlardır.İsyan eden ve kontrol edilemeyen mahkumlardan biri Zimbardo'nun müdahalesiyle deneyden çıkarılmıştır. Deneyin 4. gününde mahkumlardan biri hezeyan geçirmiştir. Duygusal travma yaşayan ve kendi tabirince ağır koşullara dayanamayan mahkum hastaneye kaldırılmıştır. Gardiyanlar deneyin son günlerinde otoritelerini iyice kullanmaya başlamışlar,mahkumlara tuvalete gitme izni vermemişler,onları yerlerde yatırmışlar ve hafif şiddet gösterilerine başlamışlardır.Bununla beraber mahkumlar aralarında anlaşarak sürekli isyan çıkarmışlar,kaçmaya çalışmışlar ve duygusal travmalar yaşamaya başlamışlar deneyden çıkmak istemişlerdir. Zimbardo şiddetinde baş göstermesiyle beraber 6. gününde deneyi iptal etmek zorunda kalmıştır.Deneyin erken sonuçlandırılması mahkumları sevindirmiş,gardiyanları üzmüştür.
Zimbardo'nun deneyini günümüzde bir çok alana rahatlıkla görebiliriz. Bir çok normal insana otorite ve otoriteyi sağlayan üniforma ve yetki verildiğinde neler yapabileceği konusunda ne yazık ki bir sınır yok. Gerek savaşlarda,gerek siyasi politikalarda, gerek toplum huzurunu sağlamaya yönelik müdahalelerde "denetimsiz güç, güç değildir." En basit örneğini görmek isterseniz 2 çocukla oyun oynarken birine diğerinin üstü olarak bir rol verin ve olacakları izleyin...
Son olarak Zimbardo'nun Stanford Hapishanesi deneyini anlatan 2 tane güzel film var. Bunlardan biri 2001 Almanya yapımı "Das Experiment". Bir diğeri de Alman yapımından ABD'ye uyarlanan 2010 yapımı "The Experiment". İkisini de izlemenizi tavsiye ederim.
 Cok hosuma gitti,cok anlamli buldum.Etrafiniza bir bakin,guc verilipte o gucu iyi kullanmayan ne cok insan bulucaksiniz!Bunlarin asker,gardiyan olmasina da gerek yok,annenin cocugu uzerindeki guc'e,ogretmenin ogrencisi uzerindeki guce bakarak baslayabilirsiniz..

5 comments:

Deli Anne said...

Ben de tıpatıp böyle düşünüyorum.. Reklamlarda bolca çıkarıd, kontrolsüz güç, güç değildir diye.. Josh'ın olayı işte değil mi, ne yaızk ki(:

Das Experiement'i izlemiştim, kim derdi ki bu filmle bu şekilde bir daha karşıalacaktım..

Teşekkür ederim çok ilgiyle okudum tüm yazıyı..

hulyalar said...

Kolay gelsin hepimize,ogrenmek en buyuk mutluluk.Bende cocuklarim en cok bunu ogrensin ve okulu o yuzden sevsin istiyorum.

... said...

kel alaka ama, diyet blogunu kapattin mi, ne ettin?

Hulya said...

hee kapandi o:))Diyet icin bloga gerek kalmadi:)

Ayşe'nin Kozası said...

Çok etkilendim...ve çok sevindim sizi bulduğuma...bloğuma bıraktığınız yorum için teşekkür ederim...